Diş eti hastalığının koroner kalp hastalığı ile bağlantısına dair büyüyerek artan veriler toplanmaktadır. Periodontal hastalıklarla enfekte olmuş diş etleri bakteriye sebep olan zehirli rezervuarlardır. Bakteriler, diş etlerinin diş yüzeyinden çekildiği yerlerde oluşan ceplerde saklanır. Diş etlerinde enfeksiyon bu kadar çok olduğunda sık sık kanamalar olur.

Ciddi diş eti hastalıklarındaki kanayan diş etlerinin, kan akış sistemine plak bakterilerinin girmesi için bir kapı oluşturmaktadır. Streptococcus sanguis olarak bilinen bu bakteriler kan pıhtılarına neden olarak arterleri tıkayıp kalp krizlerini başlatabilirler.

Bir çalışmada araştırmacılar tavşanların damarlarına plak bakterisi enjekte edip kalplerini izlediler. Hemen pıhtılaşöalr oluştu ve 30 dakika içinde tavşanların kalbine gelen kan akışı azalmıştır.

Araştırmacılar bu sonuçların insanla için de geçerli olup olmadığı konusunda dikkatli davranıyorlar. Yine de, bu yeni araştırmalar, zayıf diş sağlığı ile kalp hastalığı arasındaki güçlü bağlantının varlığını kuvvetlendiriyor.

Diş eti hastalığından dolayı daha fazla kalp ağrısı

Diğer çalışmalar, enfekte olmuş diş etlerinden kan akış sistemine giren plak bakterilerinin, infektif endokarditis olarak bilinen potansiyel olarak ölümcül bir kalp hastalığına olarak neden olabileceğini gösteriyor. Bu, kalbin etrafındaki kesenin iltihaplandığı bir bakteriyel enfeksiyondur. Araştırmalar plak bakterisinin endokarditis’in en sık görünen sebeplerinden birisi olduğunu göstermiştir.

Spekülasyondan daha öte bir şey

400 ileri yaşlı erkekle yapılan bir çalışmadan  araştırmacılar, ciddi diş eti rahatsızlığı olanların koroner kalp hastalıklarına yakalanma ihtimalinin, diş eti rahatsızlığı olmayanlara göre dört buçuk kat daha fazla olduğunu bulmuşlardır.

Tüm erkekler 60 yaş üzerindedir ve diş eti hastalığı ile kalp hastalığı arasında korelasyonu yapılanlarda her dişlerinde kanama olduğu ve ağızlarında 14 ya da daha az diş kaldığı gözlenmiştir.

Aynı çalışmanın ortaya çıkardığı sonuçlarından biri de düzenli diş kontrolleri ile düşük kriz riski arasında olası bir ilişki olduğunu göstermiştir. Yılda en az bir kere diş hekimine gidenlerin bir kriz tarihçesine sahip olma ihtimalleri dört kez daha azdır denilmektedir.

Alınacak ders? Diş fırçalayın, diş ipi kullanın ve diş hekiminize gidin. Çünkü artık biliyoruz ki iyi bir ağız sağlığı diş eti hastalıklarından daha fazlasından da sizi korur.