Diş kaybı, dişlerinin bakımını yapmayan herkes için doğuştan gelen bir risktir. Koruyucu bakım –sık sık diş temizlikleri ve kontrolleri yapılması (yılda en az iki kere), dişlerin günde en az iki kere fırçalanması ve her gün diş ipi kullanılması – ağız sağlığı için hayatidir ve doğal dişlerinizi bir ömür boyunca koruyabilmenizi sağlar. Ancak bazı kişiler, diş kaybı konusunda diğerlerine göre daha büyük risk altındadır. Siz bu kategorilerden birinde misiniz?

Kadınlarda menopoz sonrası: Son zamanlarda yapılan araştırmalar, özellikle menopoz sonrası kadınlarda sıkça görülen düşük östrojen seviyelerinin ciddi diş eti hastalıkları riskini taşıdıklarını göstermektedir.

Östropozu olan kişiler: Çenede azalan kemik yoğunluğu, dişlerin, gereksinim duydukları kadar sağlam bir temele sahip olamayacakları anlamına gelir.  Bunun sonucu olarak sallanmaya başlayabilirler. Kadınlar östrapoz konusunda en yüksek riskin altındadır. Diğer risk faktörleri arasında sigara içmek, her gün fazla alkol tüketimi, ömür boyunca alınan düşük kalsiyum, ailedeki östropoz tarihçesi, ileri yaş, ince yapı ve hareketsiz yaşam biçimi sayılabilir.

Genetik olarak diş eti hastalıklarına açık olanlar: Bazı insanlar, diş etlerinin yavaş yavaş ve ağrı olmaksızın dişlerden çekildiği diş eti hastalıklarına daha fazla açıktırlar. Tedavi edilmediğinde diş eti hastalıkları destekleyen kemik dokularının erimesine ve dişlerin tamamen kaybedilmesine de neden olabilir.

Sigara İçenler ve Tütün Çiğneyenler : Hastalık Kontrolü ve Korunma Merkezlerinin yürüttüğü güncel araştırmalar, sigara içenlerin ve özellikle tütün çiğneyenlerin, dört kat ve daha çok diş çürüğü gelişme durumunun olduğunu göstermiştir; tedavi edilmeyen diş çürüğü dişin kaybına neden olabilir.  

Eğer bu yüksek risk gruplarından birisindeyseniz, ağız sağlığınız için, günlük ağız temizliği alışkanlıklarınız konusunda çok hassas olmalı ve dişlerinizin temizliği ve kontrolü için diş doktorlarına düzenli gelmeniz, doğal dişlerinizi hayatınız boyunca koruyabilmeniz için en iyi iki yoldur.